Göçmen kuşlar, binlerce kilometrede yönlerini nasıl buluyor?

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ornitoloji Araştırma Merkezi görevlisi Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, “Kuşların burun ve gagalarında dünyanın manyetik alanını algılayabilmelerini sağlayan ferromanyetikler var. Bunlar, manyetik alanın kuvvet yönlerine doğru yön bulmalarına yardımcı oluyor.” dedi.

Yavuz, AA İlyas Gün’e yaptığı açıklamada, Ornitoloji Araştırma Merkezi olarak 21 yıldır Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde göçmen kuşlara halkalama yaptıklarını söyledi.

Göçmen kuşlara kimlik numarası gibi kod içeren halka taktıklarını belirten Yavuz, “Halkalanan göçmen kuşları farklı yıllarda tekrar yakaladığımızda kayıt altına alıyoruz. Mesela 10-12 yıl sonra tekrar yakalanan boz ötleğen bir ötücü kuş türümüz var. Bülbüller çok alan sadakati gösteriyor. Aynı bülbülü neredeyse aynı tarihlerde, 27 Ağustos’ta her sene tekrar tekrar yakalayabiliyoruz.” ifadesini kullandı.

Göçmen kuşların binlerce kilometre katederek Sahra Altı Afrika’ya kadar ulaştıklarına dikkati çeken Yavuz, “Kışı geçiriyorlar, tekrar Türkiye’ye dönüp belki daha da kuzeye gidip üreyip, tekrar kışlama alanlarına dönüyorlar. Yani üreme alanlarıyla kışlama alanlarında bir döngü var. Biz de o sırada yakalıyoruz. Bazı türleri defalarca yakalayabiliyoruz. Buradaki tekrar yakalamamızdaki temel sebep de oryantasyon. Kuşların yer ve yön bulma kabiliyetleri oldukça gelişmiştir.” diye konuştu.

‘KUŞLARA YARDIMCI OLACAK HEM ÇEVRESEL HEM DE İÇSEL BAZI FAKTÖRLER VAR’

Yavuz, insanların bir yerden bir yere giderken çok gelişmiş teknolojik aletleri kullandığını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Ama bunlar kuşlarda içsel olarak var. Kuşlara yardımcı olacak hem çevresel hem de içsel bazı faktörler var. Çevresel faktörler nedir? Ayın, yıldızların, güneşin konumu, polarize ışık… Topoğrafyayı görerek göç ediyorlar. Topoğrafrayı alıyorlar, yani coğrafyayı, yükseltileri, sıradağları, nehirleri, akıllarında tutuyorlar, haritaya kaydediyorlar. Bazı araştırmalar var ki genetik olarak içsel yönelimi aktardığı söyleniyor. Bununla ilgili 1950’lerden beri başlamış çalışmalar var, deneysel çalışmalar. Diğer taraftan dünyanın manyetik alanı algıladıklarına dair çeşitli çalışmalar var. Kuşların burun ve gagalarında dünyanın manyetik alanını algılayabilmelerini sağlayan ferromanyetikler var. Bunlar, manyetik alanın kuvvet yönlerine doğru yön bulmalarına yardımcı oluyor.”

HALKALADIKLARI BOZ ÖTLEĞENİ 12 YIL SONRA TEKRAR YAKALADILAR

Kızılgerdan gibi bazı kuşlarla ilgili çalışmalar yapıldığını anlatan Yavuz, şunları kaydetti:

“Kızılgerdan gibi bazı kuş türlerinde yapılan çalışmalarda, gözlerinde kromatinler (Hücre çekirdeğindeki DNA’nın, histon denilen küçük molekül ağırlıklı bazik proteinler ile oluşturduğu yapı) olduğu söyleniyor. Kromatinler protein yapıdalar ve CRE-1, CRE-4 gibi kromatinler vasıtasıyla manyetik alanı algıladıkları, bu şekilde yönlerini buldukları ifade ediliyor. 1950’lerde yapılan araştırmalarda göç zamanı kuşlar göç etmeye istekli olduklarında, sadece göçmen kuşlarda görülen bir şey, göç huzursuzluğu davranışı gösteriyorlar. Bu şu demek; kuş göç edeceği zaman içsel bir ritim onlara göç etmeleri gerektiğini söylüyor. Değişen gün uzunluğunun hormonlarına etkisi sayesinde daha aktif oluyorlar, kanat çırpıyorlar, kafes içinde çırpınıyorlar. Bilim insanları da bu davranışı görerek diyorlar ki ‘Biz onların göç huzursuzluğunu bu şekilde görebiliyorsak o zaman miktarını da ölçebiliriz’. Önce miktarını ölçerek ne kadar mesafe göçebilir, onu araştırıyorlar. Sonra da diyorlar, ‘Göç huzursuzluğu bize aslında mesafeden ziyade yönelimi de gösterebilir’ ve kafes yönelimlerine başlıyorlar. Oryantasyon kafesleri var, yön bulma kafesleri ayarlıyorlar. Onun için de ‘Bu kuş nereye gitmek istiyor’ gibi soruları sordukları çeşitli deneyler yapıyorlar. Buradan yola çıkarak, ‘Madem kuşların oryantasyon mekanizması var, o zaman bu nasıl ortaya çıktı? Nasıl gerçekleştiğini de buluruz’ diyorlar. İşte bu manyetik alanın algılandığı, proteinlerin rol oynadığı bütün bu çalışmalar öyle ortaya konuluyor.”

Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, halkalayıp doğaya saldıkları ve 12 yıl sonra tekrar yakaladıkları boz ötleğen sayesinde hem bu kuşların yaşam sürelerini hem de yıllar boyunca aynı rotayı kullanarak göç ettiklerini belirlediklerini sözlerine ekledi.

(HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

xxx