Ax-3 misyonunda yer alarak uzayda 13 farklı bilimsel çalışma gerçekleştiren Alper Gezeravcı ile Michael López-Alegría, Walter Villadei ve Marcus Wandt bu görevde yer alırken kafaları karıştıran bir konu da bu seyahat için ödenen ücretler oldu.
Özellikle sosyal medyanın gündemine Türkiye 55 milyon dolar öderken İsveç’in 38,5 milyon dolar ödemesi epey ses getirdi. Bu olayüzerine sosyal platformlarda “Türkiye 16,5 milyon dolar kazıklandı.” ifadesi yer almaya başladı. Peki bu olayın gerçekten de aslı astarı nedir?
19 Ocak günü gerçekleşen uçuştan önce koltuk maliyeti Space.com’da açıklanmıştı.
Ülkemiz için bir ilkin gerçekleştiği bu tarihî anda sosyal medyanın gündemine ödenen ücret oturmuştu. Axiom Space’in üçüncü uzay taşımacılık misyonu olan bu yolculukta Türkiye’nin 55 milyon dolar ödediğini kesin bir açıklama ile bilmesek de tahmin edilen bu yönde.
Türk vatandaşları, bu ücretin sadece ‘bilet parası’ olduğunu söyleseler de Space’in ise bu ücretin koltuk maliyeti olduğu yönünde bir açıklaması bulunmuyor. Sadece yapılan açıklamada “Nisan 2022’deki Ax-1 misyonunda astronot başına 55 milyon dolar olacağını tahmin ediyoruz.” cümleleri kullanıldı. Axiom’un başkanı Matt Ondler, bu tahminleri 13 Aralık 2023’te gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbette şu ifadelerle dile getirmişti:
“Ax-3, Ax-1’den ucuz olmayacak ancak umarım gelecekteki misyonlar daha ucuz olabilir. Maliyetin ana kalemi fırlatma. Ancak SpaceX’in fırlatmalarda her geçen gün daha verimli hâle geleceğini düşünüyorum. İnsanları uzaya göndermenin giderek daha kolay hâle geleceğini umuyoruz. Sanırım şu anda insanları uzaya yerleştirmenin zor olduğunu düşünüyorum. Giderek daha fazla fırlatma sağlayıcısı çevrim içi hâle geldikçe gelecekten umutluyuz. Böylece fırlatma maliyetleri düşüyor.”
Peki nereden çıktı bu söylentiler?
Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğuyla ilgili yapılan haberlerin uçuşun maliyetinin 55 milyon dolar olacağı yönündeki iddialarıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Bildirici’ye göre bu miktar, uzay yolculuğunun toplam maliyetini değil; Axiom Space şirketine ödenecek tutarı temsil ediyor. Ancak bu konuyla ilgili resmi bir açıklama olmaması ve iktidar medyasının konuyu detaylı bir şekilde ele almaması dikkat çekici.
Bildirici, ayrıca muhalif medyada yer alan 55 milyon dolarlık maliyet iddialarının da uzay yolculuğunun toplam maliyetini değil, sadece koltuk başına ödenen tahmini bir bedeli temsil ettiğini vurguladı. Gerçek maliyetin Axiom Space firmasına yapılacak ödemelere diğer giderlerin eklenmesiyle daha da artabileceğini belirtiyor.
Söylendiği gibi uzay yolculuğunun ticari yanı örtülüyor mu?
Ödenen miktarın aslında uzay yolculuğunun genel maliyeti olmadığına dair elde edilen bu bilgi, Space.com’un Ax-1 misyonuyla ilgili eski açıklamalarına dayanılarak tahmin edilmiş. Yani elde resmîi bir açıklama yok.
Ek olarak şirkete yapılacak ödemelere diğer masraflar eklendiğinde Gezeravcı’nın uzay yolculuğunun maliyetinin daha da artabileceği vurgulanıyor. Türkiye Uzay Ajansı Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Lokman Kuzu’nunu yaptığı açıklamada görevin maliyetinin değişkenlik gösterebileceğini ancak şu anda yaklaşık olarak 70 milyon dolar olabileceği belirtilmişti.
Öte yandan iktidar medyasında Axiom Space’in geçmiş uzay yolculuklarına dair bilgilere yer verilmemesi dikkat çekiyor. Bu durum, uzay yolculuğunun ticari boyutunun göz ardı edildiği fikrini de insanlarda oluşturuyor.
Axiom Space, tahmini olarak bu sayıyı verdi.
Uluslararası Uzay İstasyonu’na yapılan yolculukta göreve katılan her astronot için maliyetin yaklaşık olarak 55 milyon dolar talep edildiğini biliyoruz. Uzay İstasyonu’ndaki faaliyetler, beş farklı uzay ajansının iş birliği içinde yürütülüyor. Bu uzay ajansları ABD, Rusya, Kanada, Japonya ve Avrupa’dır.
Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA), 22 üyesi vardır. ESA’ya üyelik için AB üyeliği gerekmemekte; bu nedenle Norveç, İsviçre, İngiltere gibi ülkeler de ESA’ya üyedir. Ancak Türkiye henüz ESA’nın bir üyesi değil. 2004’te TÜBİTAK ile ESA arasında imzalanan iş birliği anlaşmasına rağmen Türkiye’nin ESA üyeliği için somut bir adım atılmadı.
İsveç’in Türkiye’den 16,5 milyon dolar daha az ücret ödemesinin sebeplerinden biri olarak ISS ortağı olması düşünülüyor.
İsveç, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (ISS) ortaklarından birisi. İsveç Uzay Ajansı, ISS’teki araştırma ve projelere katkı sağlamak amacıyla çeşitli faaliyetlerde bulunuyor, bilimsel ve teknolojik çalışmalara katkı sağlayarak uzay araştırmalarına aktif bir şekilde katılımını da sürdürüyor.
Uzaya giderken ‘koltuk maliyeti’nin diğerlerine göre daha düşük olma sebebinin bu durum olduğu fikri de baskın geliyor. Fakat tahminler bununla sınırlı değil. İsveç Uzay Ajansı Müdürü’nün yaptığı açıklamada İsveç’in katılma kararının “son dakika” gerçekleştiğini öğreniyoruz. Bu da görevde 4. koltuğun boşluğunu İsveç’in doldurduğunu ve son dakika gelişmesi olduğu için bilet maliyetinin de daha uyguna geldiğini gösteriyor.
Talep az olduğu için maliyeti de diğerlerine göre düşük olmuş olabilir.
Tabii bizim şu an yaptığımız, bir tahmin. Tıpkı 55 milyon doların Space-X’in aldığı yolculuk fiyatı olmasından dolayı bu yolculuğun da hemen hemen benzer maliyette olmasının düşünülmesi gibi. İsveç’in yaptığı açıklamalarda bu durumun neyden kaynaklandığı ile ilgili birtakım çıkarımlar yapabiliyoruz, ancak ülkemizin tam olarak ne kadar bir ücret ödediği hâlâ net olarak bilinmiyor.
Şunu belirtmekte fayda var, bu ücretin yalnızca bilet parası olduğu söyleniyor. Yani uçuş öncesindeki eğitimler bahsedilen ücrete dahil değil. Bu durumları da göz önüne alınca İsveç’in neden Türkiye’den kendi deyimleriyle ‘ucuza’ uçtuğunu artık mantık çerçevesine oturtabiliriz.
Uzay yolculuğu ile ilgili diğer içeriklerimiz: